-

Gözden kaçırmayın

Zorlu Serüvende Birlik Olma Mücadelesi: Zorlu Serüvende Birlik Olma Mücadelesi: "Korkma Ben Yanındayım"

Geçtiğimiz haftalarda bir dizi panel ve söyleşiye katıldım ve dikkatimi çeken bir konu oldu: Yapay zeka. Önceki yıllarda bu tür etkinliklerde çok çeşitli bilimsel konular üzerine sorular alırdım; ancak son zamanlarda yapay zeka konusu, katılımcıların en çok merak ettiği alan haline gelmiş görünüyor. Yönetici pozisyonundaki pek çok katılımcı da yapay zekanın iş süreçlerine entegrasyonuyla ilgili tecrübelerini paylaştı. Firmalar, artık bu teknolojiyi kullanmaya başladı veya başlama yollarını araştırıyorlar. Bu durum bizlere, yapay zeka devriminin sadece bir tartışma konusu olmaktan çıkıp, gerçek anlamda hayatımızın bir parçası haline geldiğini gösteriyor. Panelde sıkça tartışılan başlıklar arasında yapay zekanın işgücü piyasasına olan etkileri vardı. "Yapay Zeka İşimizi Elimizden Alacak mı?", "Mesleklerin Yok Olması Ne Demek?" ve "Sanayi Devriminden Sonra Yapay Zeka Devrimi" gibi sorular ilgi odağı oldu. Dahası, yapay zekanın hukuk, mühendislik, tıp gibi alanlarda dahi bazı işlevleri üstlenebileceği ve yeni meslek dallarının ortaya çıkabileceği konuşuldu. Bu devrimin, kullanmayanlarla kullananlar arasında büyük farklar yaratacağı ve yapay zekanın insanla çalışmaktan daha mı iyi olabileceği sorusu da ele alındı. Bu türden etkinliklerin sonunda genellikle, katılımcılardan ve izleyicilerden gelen desteklerle yürütülen bilim anlatıcılığı çalışmalarının önemi bir kez daha anlaşılıyor. Bilim ve teknoloji konusunda sürekli güncellenmek ve bilgiyi yaymak için destekler büyük önem taşımakta. Kısacası, yapay zeka, iş ve sosyal hayatımızda ne denli etkili olursa olsun, bu teknolojinin getirdiği değişimlere adapte olmak ve onları yönlendirecek bilgiye sahip olmak zorundayız.